'Hayvancılığı teşvikler kurtaramaz'

Bursa Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı İsmail Anıl, Türkiye'nin yıllardır yanlış hayvancılık politikası izlediği savunarak, teşvik uygulamalarının hayvancılığın kurtuluş reçetesi olamayacağını söyledi. Anıl, ihtiyaç anında hemen ithalata başvurulduğunu da belirterek, "Geçici çözümler çare değil. AR-GE'ye önem vermeliyiz" dedi. Veteriner Hekimler Odası Başkanı Sinan Sağlam da, hayvancılığa ödenen teşviklerin gerçek yetiştiricilere gitmediğini söyledi.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bursaport.com

Bursa 6. Uluslararası Hayvancılık ve Ekipmanları Fuarı kapsamında Bursa Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi'nde düzenlenen Hayvancılık Paneli'nde, Türk hayvancılık sektörünün içinde bulunduğu durum, sorunları ve çözümleri masaya yatırıldı.

Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Engin Kennerman'ın yönettiği panelde konuşan Bursa Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı İsmail Anıl, Türkiye'de hayvancılığın geliştirilmesi için bilimsel çalışmalar yürütülmesi gerektiğini vurguladı. 'AR-GE yi ihmal ettiğimiz sürece hayvancılığımız bir adım ileri gidemez' diyen Anıl, damızlık hayvan yetiştirilmemesinin sorun olduğunu kaydetti.

İTHALATÇI BİR ÜLKE OLDUK

Türkiye'nin hayvancıkta ithalatçı bir ülke konumunda olmasının ciddi bir tehlike olduğunu vurgulayan Anıl, teşviklerle sektöre para akıtıldığını, ancak hükümetlerin teşviklerle hayvancılığı geliştirme çabalarının sonuç vermesinin imkânı olmadığını kaydetti. Türkiye'de üniversiteler dâhil herkesin proje ürettiğini, teşvik alınarak projelerin uygulamaya sokulduğunu anlatan Birlik Başkanı İsmail Anıl, 'İşletmeler kredi cazibesine kapılıyor. Sonra ne oluyor. Hiçbir şey. Aradan süre geçiyor, projeler sonuç vermemiş oluyor. Ortada elde edilen bir sonuç yok. Çünkü Türkiye'de istatistik tutulmuyor. Proje takibi yapılmıyor. Kurbanlık hayvanı, spermayı, damızlığı yine dışarıdan alıyoruz' diye konuştu.

PARALAR HEBA OLUYOR

İsmail Anıl, hayvancılık sektöründe kaynakların doğru yere aktarılmadığını ifade ettiği konuşmasında, Türkiye'de sığırlardaki servis aralığının(iki doğum arası sürenin) çok uzun olduğuna dikkat çekerek, özel işletmeler ve TİGEM'den örnekler sundu. Servis sürelerinin aşağı çekilmesi için çalışmalar yapılması ve damızlık hayvan yetiştirilmesinin önemine dikkat çeken Anıl, 'Bugünkü şartlarda kimse hayvancılıktan para kazanamaz. Sonuçta yetiştirici kaybeder. Tüketici, ürünü istediği fiyata alamamaktan yakınır. Hükümet verdiği teşviklerin boşa harcanmasıyla kalır' dedi. Anıl, küçük çiftçilerin de hayvancılığı kendi ezberiyle yaptığına işaret ederek, 'Bir inek 8 kez doğum yapmış. Sahibi hala o ineğin yeniden yavrulamasını bekliyor' dedi ve bu tablonun Türk hayvancılığını özetleyen çok sayıdaki öneklerden biri olduğunu sözlerine ekledi.

SUNİ TOHUMLAMA İSMİNİ KALDIRALIM

Bursa Veteriner Hekimler Odası Başkanı Sinan Sağlam da, sığırlarda döl verimini etkileyen faktörler ve suni tohumlama uygulamalarına değindi. Türkiye'de suni tohumlamayı yapan ilk serbest veteriner hekimlerden biri olduğunu belirten Sağlam, bu alanda yapılan yanlışları anlattı. Öncelikle 'suni tohumlama' kavramının değiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Sağlam, 'Bu kavram Türk çiftçisinin kafasında oturmadı. Ne olduğu aradan yıllar geçmesine rağmen hala anlaşılmadı. Ortada suni olan bir şey yok. Her şey doğal, ama vatandaş bunu böyle algılamıyor. Sonuçta döl verimi düşüyor' dedi.

HAYVANCILIK GÖNÜL İŞİDİR

Sinan Sağlam, Türkiye'deki hayvancılık uygulamalarındaki yanlışlara da değindi. Hükümetlerin hayvancılığa maddi destek verdiğini ancak bunların doğru adrese gitmediğini savunan Sağlam, 'Büyük işletmeciler, sanayiciler bu işe (nasıl para kazanırım) gözüyle bakıyor. Hayvancılık her zaman matematiksel olgular ifade etmez. Teşvikler kaynağına gitmiyor. Gerçek yetiştiriciler desteklenmiyor. Sanayici bakışıyla hayvancılık yapılamaz' diye konuştu.

DÖL VERİMİ DÜŞÜKLÜĞÜ EKONOMİK KAYBA YOLAÇIYOR

Oda Başkanı Sinan Sağlam, mastitis(meme iltihabı), infertilite(kısırlık) ve topallıkların hayvanlarda döl tutmasını engelleyen hastalıklar, kızgınlık belirtilerinin zamanında tesbit edilememesi, bakım ve beslenme yetersizliği ile elverişsiz çevre koşullarının da döl tutmasını olumsuz etkileyen faktörler olduğunu kaydetti. Sağlam döl verimindeki düşüklüğün hayvancılık sektöründe büyük ekonomik kayba yol açtığını sözlerine ekledi.