Milli Eğitim Bakanı Avcı, kamuda uygulanmaya başlanan başörtüsü serbestliği ile birlikte bazı okullarda öğretmenlerin çarşafla okula gelmesini provokasyon olarak değerlendirdi. Avcı, çarşafın başörtüsü serbestliğini sabote etmeyi amaçlayan bir mizansen olduğunu iddia etti.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Ben bu yönetmelik (kılık kıyafet) düzenlemesinden sonra doğrusu şöyle bir endişeyi de taşıyordum. Bazı yerlerde, 'işte çarşaflı öğretmen filan gibi mizansenlerle bunu sabote etmek isteyenler çıkabilir' diye endişe ediyordum. Öğretmenlerimizin sağduyusu, bu tür provokasyonları da boşa çıkartır" dedi.
Avcı, Eskişehir Öğretmenevi'nde bayramlaşma törenine katıldı. "Demokratikleşme Paketi" kapsamında kamuda başörtüsüne özgürlük sağlayan düzenleme sebebiyle Bakan Avcı'ya teşekkür eden bir kadın öğretmen, "Kılık kıyafet yönetmeliğiyle ilgili düzenlemelerinizle tüm Türkiye'de büyük teveccüh kazandınız. Bu konuda ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu yönetmelikte emeği geçen herkese sizin nezdinizde teşekkür ediyoruz. Böyle bir ayıbı kaldırdığınız için sonsuz teşekkürler. Benim durumumda olan birçok kişi, okuluna daha çok bağlılık duymaya, okul kültürünü daha sahiplenmeye başladı. Bu konunun okullarımız, öğrencilerimiz için çok faydalı olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Avcı ise bunun üzerine şunları kaydetti:
"Ben teşekkür ediyorum. Hayırlı olsun inşallah. Ben bu yönetmelik düzenlemesinden sonra doğrusu, şöyle bir endişeyi de taşıyordum. Bazı yerlerde, 'işte çarşaflı öğretmen filan gibi mizansenlerle bunu sabote etmek isteyenler çıkabilir' diye endişe ediyordum. Bugün bir tane öyle bir teşebbüsten haberim oldu. Yıldız'da (Yıldız Teknik Üniversitesi) galiba öyle bir şey olmuş. Öğretmenlerimizin sağduyusu, bu tür provokasyonları da boşa çıkartır. Ben size teşekkür ediyorum. Baştan beri, yönetmelik çıkmadan önce de, burada yaptığımız toplantıda da bunu dile getirmiş olabiliriz. Hep söylediğimiz şuydu. Öğretmenlerimiz, kendilerine neyin yakışacağını bilirler. Öğretmenlerimiz, kimse kimsenin, hiçbir öğretmen arkadaşımız, yanındaki arkadaşının kılığına kıyafetine bakarak, onu rencide edecek şeyler söylemez. Bu, hepimiz için geçerli. Onun için inşallah çalışma barışımız, sağlık için de görevlerimizi daha büyük bir özveriyle sürdüreceğiz."