DİSK, KESK, TMMOB, BTO Bursa Bileşenleri, 15-16 Haziran 1970 tarihlerinde yaşanan Büyük İşçi Direnişinin 51. yıldönümü nedeniyle Kent Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı Birleşik Metal İş Sendikası Bursa Şube Sekreteri Osman Sütçüoğlu yaptı.
Ekonomik kriz ve salgınla beraber işçi sınıfının ve halkın ağır bedeller ödediğini söyleyen Sütçüoğlu, "İşsizlik rekor kırıyor. Çarşıdaki, pazardaki zamlar ücretleri eritiyor. Ekmeğimiz küçülüyor, faturalarımız kabarıyor. Bir yandan yoksulluk, diğer yandan servetler artıyor. İktidarın politik tercihleri adaletsizliği büyütüyor." dedi.
"İktidarın tercihleri bize hizmet etmiyor"
Asgari ücretten vergi kesildiğini, belli şirketlerin vergilerinin sıfırlandığını belirten Sütçüoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
"Ücretlerimizden kesintiler sürerken patronlara kıyak üzerine kıyak yapılıyor. Üç beş şirketin payına ballı beton ihaleleri, işçilerin payına ise Kod-29 ile tazminatsız işten atılmak, ücretsiz izin, asgari ücretin altında kalan "Kısa Çalışma Ödenegi" düşüyor. Yandaş şirketlerin payına devlet bankalarından geri ödemesiz krediler, işçinin, köylünün, öğrencinin, dar gelirlinin payına banka hacizleri düşüyor. Bir yanda yoksulluk ve işsizlik, bir yanda ölülerimiz; diğer yanda bir avuç ayrıcalıklı zümrenin hanları, hamamları, servetleri, sarayları büyüyor. İktidarın tercihleri bize hizmet etmiyor."
Basın açıklamasına CHP Bursa İl Örgütü de katıldı
"Hiçbir şey durduramadı birleşen işçileri"
Sağlıklı, güvenceli ve insanca bir yaşam için, işçilerin haklarını alabilmesi örgütlenmenin gerekli olduğunu ifade eden Sütçüoğlu, "Örgütlenmemizin, haklarımızı savunmamızın önüne çıkan engelleri omuz omuza aşmamız gerekiyor. Haklarımızı, yaşamlarımızı ve memleketimizi nasıl savunacağımızı tarihimizden biliyoruz. Bundan 51 yıl önce, 15-16 Haziran 1970'de ayağa kalkan işçi sınıfından dersler almamız gerekiyor." diye konuştu.
1970'de DİSK'in fiilen ortadan kaldırılmak istendiğini hatırlatan Sütçüoğlu, DİSK'in üretimden gelen gücünü kullanarak direniş kararı aldığını söyledi. "İki gün boyunca İstanbul ve İzmit'te on binlerce işçinin iş bırakarak katıldığı genel direniş ve yürüyüşler yapıldı" diyen Sütçüoğlu, şöyle devam etti:
"Ne polis copları ne askeri kariyerler ne panzerler ne de barikatlar... Hiçbir şey durduramadı birleşen işçileri. Üç işçi yaşamını yitirdi, DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in de aralarında olduğu yüzlerce kişi tutuklandı, binlerce işçi işten atıldı. Ancak, DİSK'i ve üye sendikalarını yok etmek isteyen ve tek sendika dayatan Yasa, büyük işçi direnişinin etkisiyle Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi."
"Kod-29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilsin!"
15-16 Haziran'ın sendikal hak ve özgürlükleri savunma direnişi olduğunu kaydeden Sütçüoğlu, "15-16 Haziran 1970'te işçi sınıfı masaya vurup "Artık yeter!" demişti. Bugün işçi sınıfı için bir kez daha "artık yeter" deme günüdür. Taleplerimizi omuz omuza yükseltme günüdür." diyerek taleplerini şöyle sıraladı:
"1. Kod-29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilsin!
2. Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın! Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın!
3. İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara degil işçilere ve işsizlere harcansın. İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, çalışma süreleri azaltılsın.
4. Doğa katili projelere, Kanal İstanbul'a, betona degil; pandemide işini ve gelirini kaybedenlere kaynak ayrılsın.
5. Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!"