Bülent Arınç'ın bu çıkışıyla suç işlediğini ileri süren Selçuk Türkoğlu, "Hem Türk Ceza Kanunu'na göre ve hem de millet vicdanında suç işlemiştir. Geçmişe doğru pek çok söz ve eylemini bu çıkışı ile taçlandırmış, tabiri caizse tüy dikmiştir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, geçtiğimiz günlerde Bolu'da yaptığı açıklamada, isim vermeden BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak'ın Diyarbakır Cezaevi'nde gördüğü ağır işkenceye dikkat çekmiş, ve açıklamalarının sonunda empati yaparak, "Ben de olsam dağa çıkardım" demişti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da bu açıklamalardan sonra katıldığı bir canlı yayında bu konu sorulunca "Bizim yolumuz dağ değil, dağa çıkanları engellemektir" demişti. Arınç bu açıklamaların ardından kamuoyunu ikiye bölen açıklamasını, "Çok doğru, ben de dağa çıkamam. Hiçbir zaman dağa çıkmayı düşünmedim, orada dağa çıkma sözü bir semboldü" diyerek geri adım atmıştı.
Arınç'ın bu sözlerini yargıya taşıyan Türk Eğitim-Sen Bursa 2 No'lu Şube Başkanı ve Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Selçuk Türkoğlu, Arınç'ın açıklamaları için Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
'TÜY DİKMİŞTİR!'Selçuk Türkoğlu konuyla ilgili açıklamasında şu görüşleri paylaştı:
"Ülkemiz Anayasası, kanunları, kurumları olan bir hukuk devleti değil mi? En azından kitabi olarak öyle. Öyle ise diyoruz ki; Bülent Arınç suç işlemiştir. Lami cimi yok. Tevile hiç gerek yok. Bülent Arınç suç işlemiştir. Hem Türk Ceza Kanununa göre ve hem de millet vicdanında suç işlemiştir. Geçmişe doğru pek çok söz ve eylemini bu çıkışı ile taçlandırmış, tabiri caizse tüy dikmiştir. Eğer bu sözler de suç değilse memlekette artık suç tanımını değiştirmek gerekir. Bülent Arınç bahse konu beyanatı ile Türk Ceza Kanunu' nun 214-215 ve 217. Maddelerinde ifade edilen suçları işlemiştir. Benim dahi bildiğimi hukukçu Bülent Arınç'ın bilmemesi mümkün mü? Ya da bu bazılarının ifade ettiği gibi gaf mı? Arınç'ın gaf yapması mümkün mü? Mümkün olmadığına göre neden böyle davranmakta?
'ARKA PLANI VAR...'"Bülent Arınç' ın bu ifadelerinin aslında boşa söylenmiş olmadığını ve arka planı bulunan ifadeler olduğunu, gündemi iyi okuyan herkes de bilir" diyen Türkoğlu, bu ifadelerin İmralı'da bulunan Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması olmazsa ev hapsine alınmasına yönelik bir çaba olduğunu ve ve kamuoyunun da buna hazırlanması şeklinde algılanması gerektiğini savundu.