Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) ile Bursa Felsefe Kulübü’nün birlikte düzenlediği Açık Kapı Toplantıları/Felsefe Söyleşilerinin 2023/2024 döneminin ikinci toplantısında “Felsefede İnsan Problemleri” konuşuldu.
Moderatörlüğünü Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Becermen’in yaptığı toplantıda konuşan Dokuz Eylül Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Göçmen, insanın her şeyin akışına müdahale eden, eline geçen her şeyi muhakkak kendi tasavvuruna göre düzenleyen özgür bir varlık olduğunu söyledi. Göçmen, “İnsanın insana dair düşüncesinden daha önemli bir düşünce yoktur sanırım. İnsan özgür ve ahlaklı bir varlıktır. Özgürlük insanın ahlaki bir varlık olabilmesinin koşuludur. İnsan tüm eylemlerinin ahlaki sorumluluğunu üstlenmeye hazır demektir" dedi.
"İnsan ahlaki bir varlık olamıyorsa, insan sürüsünün başına bir çoban gerekir" diyen Prof. Dr. Doğan Göçmen, şöyle devam etti:
"Özgürlüğün en temel prensibi hareket edebilme kapasitesidir. Ancak insanı diğer özgür varlıklardan ayıran nedir? Ahlaklılıktır. İnsan tarihsel oluşumun içinde akıp giden bir varlık olarak tanımlayan bir anlayış var. Ancak Rene Descartes ise bunun ilk insanlar için geçerli olduğunu ifade ediyor. İnsanın yeni kapasiteler geliştirdiğini ifade eden Descartes, insanın evrenin gidişini değiştirecek gücü olduğunu ifade ediyor. İnsan sadece doğa içinde iz bırakmıyor. Biz aynı zamanda kültür yaratan varlıklarız.
Bizim insana ilişkin tasavvurumuz ne ise ona göre hareket edeceğiz. İnsan her şeyin akışına müdahale eden, eline geçen her şeyi muhakkak kendi tasavvuruna göre düzenleyen özgür bir varlıktır der Descartes.”
Thomas Hobbes'un toplumsal teorisini de anlatan Prof. Dr. Göçmen, “Ölümsüz barışının dünya toplumunun oluşumuyla sağlanacağını ifade ediyor” dedi. Göçmen, “Hobbes’a göre insanın yeryüzünde örgütlü gücünden daha büyük bir güç yoktur” şeklinde konuştu.
Baruch Spinoza’ın özgür insan kavramına getirdiği yaklaşımı da anlatan Prof. Dr. Göçmen, “Ün, unvan, zenginlik ve haz peşinde koşan insanlar aslında kendini yaşayamıyorlar. İnsanın kendi hayatını yaşayabilmesi için, kendi kapasitelerini geliştirecek bir hayat yaşaması gerekir. Bu da özgürlükle olur. Diğerleri bağımlılıktır” ifadelerini kullandı.
Toplantı, katılımcıların sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Göçmen’e “Kır Çiçekleri Okusun Diye” kampanyasına yapılan bağış sertifikalarının verilmesi ile sona erdi.