ZAFER OPSAR / BURSAPORT
Felsefenin önde gelen isimlerinden Prof. Dr. Ahmet Arslan, Türkiye'de son yıllarda felsefeye olan ilginin arttığını, Türk halkının en aydınlık dönemini yaşadığını bunun da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan sayesinde olduğunu söyledi. Arslan, "Onların bir Asımın Nesli projeleri vardı. Bunun uygulaması görüldü, iflas ettiği ortada. Kültür alanında başarılı olamadıklarını söylüyorlar. Bugün başka bir şey var, artık internetteki felsefe programları çok izlenir oldu. Halkın felsefe ile temasından son derece ümitliyim" dedi.
Bursa Uludağ Üniversitesi'nin 50. Felsefe Bölümünün 35. Yılı nedeniyle Merinos AKKM'de düzenlenen 'Felsefeye Dönüş Etkinliği' Türkiye'nin önde gelen felsefe insanları Prof. Dr. Ahmet Arslan ve Prof. Dr. İonna Kuçuradi'nin katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinlikte ilk konuşmayı yapan Ahmet Arslan, Batı felsefesi ile İslam coğrafyası ve Türkiye'de felsefenin genel durumundan bahsetti. Osmanlı'da felsefenin olmadığını, biraz Fatih Sultan Mehmed'in birşeyler yapmaya çalıştığını anlatan Prof. Dr. Ahmet Arslan, Cumhuriyet'in bu konuda çok önemli şeyler yaptığını aktardı. "Cumhuriyet ve Atatürk bir mucize" diyen Arslan, "Cumhuriyet bir çağdaşlaşma projesidir. Çağdaşlaşma, çağa uygun kurumlar ve insan yaratmadır. O yüzden felsefeye de önemli bir yer düşmüştür" ifadelerini kullandı.
Hasan Ali Yücel'in Milli Eğitim Bakanlığı döneminde yaptırdığı Dünya Klasikleri çevirilerinin çok harika olduğunu belirten Ahmet Arslan, "Doğudan Batıdan 1650 eser literatüre kazandırıldı. Bınların üçte birinden fazlası felsefeye aittir. Felsefeye verilen önem önemlidir" dedi. Türklerin geçmişte felsefeye önem vermediğini, İslam dünyasına aklın uğramadığını ileri süren Arslan, şunları söyledi:
"2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü oğlu Erdal İnönü'ye fizik ve felsefe tercihi konusunda, 'felsefeye bir ömür verilmez' demiştir. Bu sözün üzerinde durmak gerekir. İşte Türkler felsefeye bir ömür veremediği için böyleyiz. Oysa Platon felsefeye bir ömür vermiştir, Kant bir ömür vermiştir. Ancak son zamanlarda felsefeye ilgi artmıştır. Bunun nedeni de Tayyip Erdoğan'dır. Onların bir 'Asım'ın Nesli' projesi vardı. Bu iflas etti, bunun ne olduğu görüldü. 'Kültür alanında başarılı olamadık' demiştir. Yeni bir dine dönüş, bundan bir şey olmaz. Felsefe sosyal bir olgu olmuştur."
Prof. Arslan ve Prof. Kuçuradi'nin konuşmacı olduğu, Merinos AKKM Yıldırım Salonu'ndaki 'Felsefeye Dönüş Etkinliği' yoğun bir katılımla gerçekleşti
Ahmet Arslan, bazı gazeteciler ve felsefecilerle yaptıkları programların internette milyonlarca izlenme aldığına dikkat çekerek sosyal medyanın da felsefeye olan ilginin artmasında etken olduğunu sözlerine ekledi.
Konuşmasında siyaset-bilim ilişkisine değinen Prof. Arslan, amacı doğruluk olan bilimle çözülecek şeylerin belli olduğunu, pratik alanın ise bilimin olmadığını söyledi. Siyaseti bilimin kurmadığını, iyi hakkındaki kanaatlerimizin kurduğunu anlatan Arslan, rüyanın subjektif, bilimin objektif olduğunu söyledi. Rüyaların öznel, ortak dünyamızın nesnel olduğunu ifade eden Arslan, dinlerin intersubjektif rüyalar olduğunu söyledi. Arslan "Muhammed ve İsa bir rüya görmüş. Teknik olarak bu. Bu rüyayı başkası görmüş mü? Onlar rüyalarını başka insanlara anlatmışlar ikna etmişler ve bireysellikten çıkıp bütün insanların ortak rüyası olmuştur. Tanrı'nın varlığını felsefeye dayanarak kanıtlama çabası hiçbir işe yaramaz" diye konuştu.