Gazi Anadolu Lisesi önünde eylem: 'Bu eylemler sadece bir başlangıç'

Bursa'da Osmangazi Gazi Anadolu Lisesi önünde öğretmenlerin görev yerlerinin değiştirilmesine ilişkin basın açıklaması ve eylem düzenlendi. 16.30'da biraraya gelen öğrenciler, "Yaşasın öğrenci dayanışması", "Direne direne kazanacağız", "Bu böyle gitmez, lise biat etmez" sloganları attı.

Gazi Anadolu öğrencisi, okul önlerinde toplanmalarının sebebinin torpilin, kayırmacılığın, cehaletin sistem haline getirilmesine ve bu düzende nefes alamadıkları olduğunu söyledi. Öğrenci, "Sustuk, göz yumduk. Önce üniversiteli arkadaşlarımızı aldılar, sonra sınıfımızı susturdular. Öğretmenlerimizin sesi kesildi. Eğer şimdi de susarsak, yarın sıra bizde olacak. Sessizlik, teslimiyet değildir; ama çok uzun sürerse, ihanete dönüşür. Liseliler, hor görüldü, küçümsendi. Sırf genç olduğumuz için “bilmezler” dendi. Ama biz çok iyi biliyoruz. Çünkü biz her gün o sınıflarda, o koridorlarda, o adaletsizliğin içinde yaşıyoruz. Biz o çürümüş düzenin tam göbeğindeyiz. Ve o düzenin nasıl çürüdüğünü en iyi biz görüyoruz" dedi. 

'EĞİTİM SİSTEMİ DEĞİL SADAKAT REJİMİ'

Bugün liselerde liyakat değil, sadakatin ödüllendirildiğini söyleyen öğrenci, "Müdürlük koltukları, hak edenlere değil, sarayın gölgesinde yürüyenlere, sendika referansıyla gelenlere, biat edenlere veriliyor. Öğretmenler atanamıyor çünkü kadrolar, partili akrabalarla, siyasal bağlantılı isimlerle dolduruluyor. Alanında uzman olan değil, talimatla hareket eden makbul sayılıyor. Bu, bir eğitim sistemi değil; bu, bir sadakat rejimi" diye konuştu. 

"Sınıfın önünde olması gereken eğitimciler yerine, okulun içinde devriye atan müdür yardımcıları var" diyen öğrenci, konuşmasına şöyle devam etti:

"Öğrenciyi anlamak yerine fişleyen, dinlemek yerine cezalandıran, düşünceyi değil, itaati yücelten bir kafayla karşı karşıyayız. Ve bu kafanın mimarı, yıllardır Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunda oturanlardır. Her yıl değişen sistemleriyle, her sabah başka bir kararıyla eğitimi oyuncak haline getirenlerdir. Başta Milli Eğitim Bakanı olmak üzere, hükümetin tüm temsilcilerine sesleniyoruz: Siz bu ülkenin geleceğini temsil etmiyorsunuz. Siz bu ülkenin geleceğinden korkuyorsunuz. Çünkü biz sorguluyoruz. Çünkü biz okumakla kalmıyoruz, düşünüyoruz. Ve çünkü biz, geleceği sizin kalıplarınıza sığdırmıyoruz. Çünkü biz haklarımızı arıyoruz. Bize “liseli” deyip burun kıvıranlara sesleniyoruz: Sizden akıllıyız. Sizin çürüttüğünüz düzenin farkındayız. Ve biz o düzenin taşlarını yerle bir etmeye geldik."

'SİZİN GÜCÜNÜZ VARSA, BİZİM DİRENCİMİZ VAR'

"Sizin torpiliniz varsa, bizim de öfkemiz var" diyen öğrenci, "Çünkü biz, sınava aylarca çalışıp dışarıda kalanlarız. Biz, öğretmeni bir lütuf gibi gören bir sistemde yok sayılanlarız. Biz, fikrini söyleyince disipline verilen, kitap okuyunca fişlenen, pankart açınca tehdit edilen, kendini savununca susturulmak istenenleriz. Sizin gücünüz varsa, bizim de direncimiz var. Ve sizin yalanlarınız varsa, bizim de hakikatimiz var" diye konuştu.  

Öğrenci, konuşmasını, "Liseliler susmayacak. Bu eylemler sadece bir başlangıç. Bu ülkenin sokaklarını da, kürsülerini de, meydanları da biz dolduracağız" sözleriyle tamamladı. 

Yurtta kalan iki üniversite öğrencisinin eylemler nedeniyle yurttan atıldığı, iki öğrencinin ise disiplin soruşturması geçirdiği bilgisi de paylaşıldı.