Şehrin emini Bozbey

CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, seçim hazırlığının ilk günlerinde, çalıştığım gazeteyi ziyareti sırasında sorduğum sorunun yanıtını geçiştirmişti.

Sorum; “Diyelim ki seçimi kazandınız ve beş yıl boyunca Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı oldunuz. Başkanlığınızın sonunda, bize nasıl bir Bursa bırakacaksınız?" şeklinde idi. Bu kapsamlı sorunun cevabı da, ekip çalışması ile üstünde düşünülerek, araştırılarak ihtiyaçların tespiti sonucu hazırlanmış, hayata geçirilebilecek somut projelerin açıklanması idi aslında. Bozbey'in emin olmadığı cevabı vermeme konusunda haklı oldugunu sundugu projeleri görünce anladım.

Bozbey, 29 Şubat'ta CHP Genel Başkanı Özgür Özel, PM üyeleri, Bursa milletvekilleri ve ilçe belediye başkan adaylarının da katıldığı toplantı ile vizyon projelerini, çözümleriyle birlikte açıkladı, hem de üstünde titizlikle çalışılmış ve profesyonelce hazırlanmış olarak. BAOB' da yapılan toplantıda 5G çözümleri adıyla açıklanan proje, "Gelişen, Güçlenen, Güvenli, Geçinen ve Gülümseyen Bir Bursa"nın açılımı idi.

Bozbey toplantıda, "5G teknolojisi ile mobil ağlarda kurulan iletişimde olduğu gibi, Bursa'da da parti ayırımı yapmadan, herkese ulaşabilecek bağları kuracağını ifade etmişti. Nilüfer Belediyesi'ndeki 20 yıllık geçmişinin referansıyla, açıklama sırasında, kendinden emin, şehrin emini olacağından da emindi. Konulara o kadar hakimdi ki ne dili sürçtü ne de projeleri inşallah maşallah sözcükleri ile değil, direk “yapacağız” şeklinde idi. Kamuoyu araştırmalarına göre rakiplerinin çok önünde olması da, bu güvenin parcası idi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Bozbey konuşmasında, "Ulaşımdan kentsel dönüşüme, kültür sanattan, spora, tarımdan sağlığa, her yaştan insanımıza dokunacak, onları gülümsetecek akıllı, planlı, uygulanabilir projelerimizle geliyoruz" diyordu. Nilüfer'de başlattığı Sosyal Belediyeciliği, Bursa'nın tüm ilçelerinde uygulayacağını ifade ediyordu.

"Ulaşım master planını hazırlanarak, Uludağ'dan Mudanya'ya kadar kesintisiz bir ulaşım ağı sağlanacak. Başta raylı sistem olmak üzere, deniz ulaşımı da bu plana dahil edilecek." diye ulaşım sorununa çözüm getireceğini belirtiyordu.

Bu ana başlıkları interaktif bir sunumla gerçekleştirmiş dikkatli ve titiz bir çalışma sonucunda hazırlanmış, projelerin yer aldığı kitabı, basın mensuplarına sunmuştu.

BAOB'taki toplantı salonunda programın yoğunluğundan ve kalabalıktan soru sorma şansı bulamadığımızı, Bozbey tahmin etmiş olmali ki, basın mensuplarını kahvaltıya davet ederek bu kez, sorularımızı yanıtladı.

Özlüce Karya Davet'te yapılan en az beş yüz kişinin katıldığı basın toplantısında Bozbey'e, 2009 yılında iptal edilen ve Bursalı sanatseverleri üzen, İpekyolu Film Festivali'ni tekrar başlatıp başlatmayacağını sordum. Sinema Festivalin'inin sadece Bursa'da değil tüm ilçelere yayılacağı müjdesini almış olduk.

Gerek trafik, gerekse deprem sorununu nasıl çözeceksiniz gibi sorular karşısında Bozbey'in belirgin cevabı ise "Bursa'nın anayasasını yazacağız" şeklinde idi. Olası depreme hazır olduklarını, Türkiye'de afet konteynerini Türkiye'de ilk uygulayan Nilüfer ilçesi olduğu örneğini vererek anlattı.

"Nilüfer'in dışında hiçbir ilçede yapı testi yapılmadı. Biz Nilüfer'de ayrıca 95 kilometrelik fay hattı tespiti yaptık. Hatta bu çalışma sonucu fay hattının yeni stadyumla, Şehir Hastanesi’nin ortasından geçtiğini gördük. Bu çalışmaların diğer ilçelere uzanması için belediye başkanına yazılı öneride bulunduk ama cevap bile alamadık."

Nilüfer'i, Türkiye'nin en iyi yönetilen ilçesi yapan ve bu başarıyı Bursa geneline taşıyacak olan Bozbey'in, açıkladığı projeler arasında en önemlisi ve beni en çok heyecanlandıranı ise Planlama Ajansı’nın kurulacak olması. Odaların, sivil toplum örgütlerinin, görüşlerinin alınarak, ortak akılla yönetilecek bir şehirde yaşıyor olmayı katılımcı yönetim şeklini benimseyen herkes ister elbette. Umarım bu isteğimiz gerçekleşir ve yaşadığımız şehirde söz söyleme hakkına sahip oluruz.