Başlık, epey zor bir soru üzerine kurulu.
Yazması ise çok kolay.
Herkesin bildiği, ama gözlerini yumduğu notları aktaracağım.
Hele bir dinleyin bakalım, eksik bir şey yazacak mıyım?
PATRONLAR ZOR DURUMDA
‘Ekonomik kriz’ dillerde pelesenk oldu.
Ama, ‘yok öyle bir şey’ diyen birileri de var elbette…
Sözgelimi bakan Mehmet Şimşek’in enteresan bir sözünü yazmazsam olmaz :
- Türkiye gelişmekte olan ekonomiler arasında, en yüksek asgari ücrete sahip…
Ha’di bakalım çıkın bu denklemin içinden.
17 bin TL asgari ücret; harca harca bitmez.
Market reklamı gibi.
Emekli maaşlarını yazmaya dilim varmaz. Ayıptan öte çünkü…
Ve bu ekonomi; yurttaşları çok etkilemiş etkilemesine ya; patronları da etkilemiş.
Ben demiyorum.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe diyor.
Ne diyor:
- Rekabetin çok olduğu alanlarda önümüzdeki dönem daha fazla sıkıntılar olacak. Yüzde 50 faizle, bir ülkenin yatırımını, istihdamını artırma şansı yok. Üretim ve istihdam tarafında iş gücü kayıpları var artık. Hazır giyim, inşaat, mobilya, makine ve otomotiv gibi sektörler, rekabetçilik konusunda zorluklar çekiyor.
Durmuyor Gültepe, noktayı da en başından koyuyor:
- Ülke batıyor...
BİLDİK DEĞERLER
Şimdi zeytinci kardeşlerimizin karşılaştığı tabloya geleyim isterseniz.
Ben de bir üreticiyim çünkü.
Biraz olsun, ana kalemlerden rakamları hatırlatayım isterseniz.
Ekonomik kriz var mı yok mu?
Siz anlarsınız…
Dört temel gideri var zeytincinin:
* Gübre
* Zirai İlaç
* Mazot
* İşçilik
Geçtiğimiz yıla göre, her birinin fiyatı yüzde 100’ün üzerine çıkmış durumda.
Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre bile, yıllık enflasyon yüzde 50 seviyesinde…
Zeytin fiyatları hangi seviyede peki ?
İnanılmaz biçimde tam tersi…
ZEYTİNLİKLER İÇİNDEN…
Tane tane yazayım:
* Geçen yıl 45 TL olan yağlık zeytin, bu yıl tüccar tarafından 29-30 TL seviyesinden toplanıyor.
* Marmara Birlik, yağlık zeytin için 45 TL olarak açıklama yapsa da, var yılı olan 2024 yılında, rekolte çok yüksek. O nedenle belli bir kota dahilinde alım yapacak. Normal…
* Üreticiler şu anda, daha da düşebilir diye, düşük fiyatlar ile yağlıklarını tüccara satma telaşında.
* Piyasayı belirleyen yapılanma konumunda olan Marmara Birlik, ne yazık ki tavan fiyatı açıklayıp (125 TL) göz boyamak istedi.
* Geçtiğimiz yıl tavan fiyat 180 kalibre için 110 TL… 15 TL zam yapmışlar işte.
Nasıl?
Dört temel girdi artmış, enflasyon yüzde 50 seviyesinde olmuş.
Kime ne ?
* Dikkat ediniz Marmara Birlik tavan fiyatını 125 TL olarak verdi vermesine ya, ara kalibreler (orta boy zeytinler) için zeytin üreticisini, tüccarımızın inisiyatifine bıraktı.
* İri dane dediğimiz ve tavan fiyat belirlemede kullanılan 180 kalibre zeytinin toplam hasad içindeki yeri, olsa olsa yüzde 20 seviyesindedir.
- Kaç tarafı b*klu değnek? Varın gerisini siz hesap edin…
MATEMATİK YANILMAZ
12 aylık Enflasyon TÜİK için yüzde 50.
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) için yüzde 89.
Dört temel girdinin yıllık değişimi yüzde 100’ün üzerinde…
Zeytin üreticisi nasıl çıkacak bu kısır döngüden ?
Köylüyüz ya, örneklerimiz köy diyarlardan gelir elbette.
‘Valla ekonomik kriz, tarım ve hayvancılığımızın üzerine manda gibi çökmüş’ derken aklıma birden o türkü geldi :
“Offf…offf
Manda yuva yapmış söğüt dalına amman amman
Yavrusunu sinek kapmış gördün mü?”
Köylü dostlarım hatırlayacaktır.. Kardeşiniz, bu günü, geçen yılın hasadından sonra görmüştü. Hele rekoltenin yüksekliği ortaya çıkınca, fiyatların 2023 yılının gerisinde kalacağını net biçimde ortaya koymuştu.
‘Ben demiştim’ sözünün hiç kimseye elbette faydası yok. Benim ki basit bir öngörü ve şom ağızlılık. Ne diyeyim…
- Köy görünmüştü, kılavuza gerek yoktu…
ÇÖZÜM
Olmaz mı?
Beğenmediğimiz AB ülkeleri çiftçisine bakın neler yapıyor:
AB sınırları içindeki 157 milyon hektar tarım arazisinde 9 milyon tarım işletmesi bulunuyor.
Avrupa Birliği bütçesinin üçte birini, üye ülkelerdeki çiftçileri, doğrudan ödemeler, kırsal kalkınma programları ve pazar düzenleme araçları gibi çeşitli yöntemlerle desteklemeye aktarıyor. Çiftçiler hektar başına yaklaşık 200 avro ödeme alıyor. 1,21 trilyon avro olan 2021-2017 dönemi AB bütçesinin ortak tarım politikası bütçesi 386,6 milyar avroyu buluyor.
2023 yılındaki 411 milyar avroluk toplam ticaret hacminin 229 milyar avrosunu ihracat, 182 milyar avrosunu ithalat oluşturuyor. AB geçen yıl tarımsal ürünlerde yaklaşık 47 milyar avroluk ticaret fazlası verdi.
Gereğini yaparlar mı?
Malum kişilere ve kendilerine özel yasa mı çıkarırlar?
Siz iyisini bilirsiniz…