SON DAKİKA
Hava Durumu

Nilüfer Çayı'nın tertemiz aktığını görebilecek miyiz?

Yazının Giriş Tarihi: 24.05.2024 08:32
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.05.2024 10:25

Uludağ'dan olanca berraklığı ile yeryüzüne çıkan ancak Bursa Ovası’ndan kıvrılarak geçerken sanayi tesislerinin atıkları ve evsel atıklarla katran rengine dönerek Marmara’ya dökülen Nilüfer Çayı, yıllardır Bursa’nın kanayan yaralarından biri. İsmini, Bursa'yı fetheden Orhan Gazi'nin, Bizans Tekfuru'nun kızı olan eşinden alan Bursa'nın gerdanlığı Nilüfer Çayı bugün tanınmaz halde.

Çayın hali, Bursa’nın verimli tarım arazilerini haddinden fazla pıtrak gibi kaplayan sanayi tesisleri ve buna bağlı olarak artan çarpık yapılaşmadan bu yana böyle. Elde bu durumu önleyici onca yasa ve yönetmelik olmasına rağmen etkili denetimler yapılmadığı, yaptırımlar uygulanmadığı için can çekişiyor.

Bir zamanlar balık tutulan, serinlemek için yüzülen, kenarlarında piknik yapılan Nilüfer Çayı yıllardır zehir akar, Bursa’nın ileri gelenleri, ileri gidenleri, belediye başkanları, politikacılar, yetkililer, yetkisizler, çevreciler, yani herkes Nilüfer Çayı’nın ne kadar kirli aktığından dert yanar, temiz akması gerektiği üzerine konuşur ama nedense bu konuda ciddi bir adım atılmaz. Sözler söylendiği ile kalır, eyleme dönüşmez, çay da ovayı kıvrım kıvrım dolaşarak topladığı atıklarla Marmara'ya ulaşır.

Nilüfer Çayı'nın bu durumunun BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar’ın, Kültürpark’taki BUSİAD Evi’nde düzenlenen basın buluşmasında sunumunu yaptığı "Bursa ve Türkiye’nin Dönüşümü için 2024-2025 BUSİAD Çalışma Takvimi"nde “Tertemiz Nilüfer Çayı-Nilüfer Çayı Raporu” başlığı altında yer aldığını görünce, içimden “Hem kirletiyorlar hem de şikayet ediyor düzeltmeye çalışıyorlar. Bu nasıl olacak?” dedim.

Nitekim sunumun sonunda sorduğum sorulara BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar ve BUSİAD’ın Avrupa Yeşil Mutabakatı Çevre Grubu Sorumlusu Hüsamettin Çoban’ın verdiği yanıtlar her ne kadar Nilüfer Çayı’nın kirli akmasının nedenlerinin başında sanayi tesisleri gelse de bir dernek olarak BUSİAD’ın bu konuyu gündemine almasının önemini gösteriyordu.

Her türlü kötülüğün yapıldığı Nilüfer Çayı'nda kirlilik adına ne ararsanız bulursunuz

Küçükkayalar, farkındalık yaratarak kamuoyunda gündem oluşturmaya çalıştıklarını bu yolla sorunun çözülmesini hedeflediklerinin altını çizdi. “Evet, işinsanlarının tesisleri çayı kirletiyor” diyen Küçükkayalar, denetimin önemli sorunlardan biri olduğunu, kendilerinin böyle bir yetkilerinin olmadığını hatırlatarak bu görevin kendilerine de verilebileceğini fade etti. Paydaşları çok olan bir sorunla karşı karşıya olduklarına dikkat çeken BUSİAD Başkanı, bu konuda işinsanlarını bilinçlendirmeye çalıştıklarını kaydetti. Sorunun hep birlikte çözülebileceğini, bunun da bir maliyeti olacağını ifade eden Küçükkayalar, “Yeter ki bunu çözmeyi yürekten isteyelim” dedi.

“Nilüfer Çayı Raporu”nu hazırlayan BUSİAD Avrupa Yeşil Mutabakatı Çevre Grubu Sorumlusu Hüsamettin Çoban da, konunun DSİ, Tarım İl Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve belediyelerden oluşan çok sayıda muhatabının olduğunu aktardı. BUSİAD olarak çayın hangi noktalarda kirlendiği ve kimlerden kaynaklandığı konusunda bilimsel çalışmalar yaptıklarını ifade eden Çoban, Nilüfer Çayı’nın Uludağ eteklerinde birinci sınıf su olarak doğduğunu Karacabey’den Marmara’ya döküldüğü yerde ise dördüncü sınıf bir suya dönüştüğüne dikkat çekti.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri ile temasları olduğunu aktaran Hüsamettin Çoban, “Onların da çalışmaları var. Hatta çayın tamamen yeraltından geçirilerek deşarj edilmesiyle ilgili projeler var. Ama bunlar çok fazla maliyetli.Çevresel anlamda da sıkıntıları var. Bizim amacımız bu sorunu gündeme taşımak, sorunla ilgili bilimsel araştırmalara destek vermek” dedi.

BUSİAD Avrupa Yeşil Mutabakatı Çevre Grubu Sorumlusu Hüsamettin Çoban

Son yıllarda Bursa'nın geleceğine ilişkin önemli sorunlar konusundaki tesbit ve çözüm önerileri ile dikkat çeken BUSİAD’ın Nilüfer Çayı’nın tertemiz akmasına ilişkin yaptığı çalışmaların nasıl sonuçlanacağını zaman gösterecek ancak zaman her geçen gün aleyhimize işliyor.

Artık bu konuda kurum ve kuruluşlar ortak bir platform mu oluşturur ve bir yol haritası mı belirler, ne yaparlar geç olmadan karar verilmeli.

Belki, bir zamanlar aynı durumda olan ve Yılmaz Büyükerşen’in Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemlerindeki girişim ve çabalarıyla bugün temiz akan, gondol sefaları yapılan, etrafını çay bahçeleri ve kafelerin kapladığı Eskişehir’deki Porsuk Çayı örnek alınabilir.

Belki de, baldız ve yeğen gibi akraba atamalarıyla gündemden düşmeyen Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey bu konuda inisiyatif alarak yapacağı girişimlerle Nilüfer Çayı’nın tertemiz akmasını sağlayarak Yılmaz Büyükerşen gibi tarihe geçebilir.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.